30 Eylül 2009 Çarşamba

Geleceğin Suçlusunu Yetiştirmenin En Basit Kuralları


*- Daha küçükken çocuğa istediği her şeyi vermeye başlayın! Bu şekilde o, herkesin onun geçimini sağlamak zorunda olduğuna inanacaktır.

*- Kötü sözler söylediği zaman gülün! Böylece o kendisinin akilli olduğuna inanacaktır.

*- Ona düşünmeyi ve beynini kullanmayı hiç öğretmeyin! 21 yaşına gelince kendi kararlarını, kendisi versin diye bekleyin!

*- Yerde bıraktığı her şeyi kaldırın; kitaplarını, ayakkabılarını, kıyafetlerini, onun için her şeyi siz yapın ki; o bütün sorumluluklarını başkalarına yüklemeye alışsın!

*- Onun gözünün önünde sık sık kavga edin ki; bu sayede aile bir gün parçalanırsa çok fazla üzülmesin.

*- Ona istediği kadar harçlık verin ki; hiçbir zaman kendi parasını kazanmanın ne olduğunu öğrenmesin.

*- Yiyecek, giyecek ve konforla ilgili bütün arzularını yerine getirin ki; istediklerine ulaşmak için çalışmak gerektiğini öğrenmesin.

*- Komşulara, öğretmenlere, polislere karşı daima onun tarafını tutun ki, onların hepsine karşı peşin hükümleri oluşsun.

*- Bütün bunları ve benzerlerini yaparak yetiştirdiğiniz çocuğunuz bir gün suç islerse, kendisinden özür dileyin! Ama onu felaket dolu bir hayata hazırladığınız için kendinize teşekkür etmeyi ihmal etmeyin!!


Bu belge ABD Houston Polis Müdürlüğü tarafından hazırlanmış ve kentteki tüm evlere ve okullara dağıtılmıştır.

Yukaridakilere nacizane bir kac fikrimide ben eklemek isterim;

*- Cocuklariniza aza ve haklarina kanaat etmelerini ogretin lutfen..

*- Kendi vicdaninizi rahatlatmak icin cocuga her istedigini vermeyin..

*- Cocugu kendi hesaplasmalariniza, kinlerize, alet etmeyin..

*- Cocuk cocuktur, yasindan buyuk olgunluk beklemeyin...

24 Eylül 2009 Perşembe

İlmi ile amel etmeyen Âlim; başkalarını giydirdiği halde kendisi çıplak olan iğne gibidir.

Cem Yılmaz'dan ağlatan jest

Bu jeste bende ağladim...

Olay, Cem Yılmazın setinde çalışan işçiye hayatı boyunca sahip olamayacağı arabayı hediye etmesinden ibaret efendim...

İşte bu hemşerim, gözlerinden öperim... Sana bugün ne hayır duaları ettim bilemezsin... kesene bereket, Allah yolunu açık etsin....

17 Eylül 2009 Perşembe

Abdulmecit, veremden olen gozdesi Gulcemal icin, Cenabi Hak mutlu bir ciftten birini yanina cagirirmis, demis Dr. Spitzere..

Mutlumuyuz???? Cokkkkkkkk...
Korkuyormuyum??? Cokkkkkkkk....

---------------------------

Ve bugun Cem Garipoglu yakalandi.... Degisik duygular icerisindeyim,,, kizacaksiniz belki ama aciyorum iste cocuga elimde degil...
Beraber tartisiyor olsak bana nelerle gelebileceginizi biliyorum, elbette kendimi kizin ailesininde yerine koyuyorum... gercek olan birsey var 17 yasinda bir kiz hunharca olduruldu, cocuk butun hayatini ve ailesini mahvetti...

----------------------------

Londradaki ilk senemde, 3 yasindayken, 11 yasindaki iki cocuk tarafindan vahsice oldurulen James Bulger cinayetini ve butun detaylariyla hala hatirladigim mavi kazagiyla gulen fotografini hayatimin sonuna kadar unutmayacagim...
'Sen geçerken sahilden sessizce
Gemiler Kalkar yüreğimden gizlice.`



Ruhu sad olsun....

14 Eylül 2009 Pazartesi

EDA' DAN

KIZILDERILIDEN HAYAT DERSI.

Cherokee kabilesinin yaslilarindan biri hayat, ask ve evlilik uzerine konusurken sunlari soyluyor:
"Icimizde iki kurt var ve bunlarin arasinda da korkunc bir savas.
Kurtlardan biri; korkuyu, ofkeyi, kiskancligi, pismanligi, acgozlulugu, kibiri, kendine acimayi, kuskunlugu, asagilik duygusunu, yalanlari, ustunluk taslamayi ve benciligi temsil ediyor.

Digeri ise; zevki, huzuru, sevgiyi, umudu, paylasmayi, comertligi, dinginligi, alcak gonullulugu, nezaketi, yardimseverliligi, dostlugu, anlayisi, merhameti ve inanci temsil ediyor."

Genclerden biri "hangi kurt kazanacak?" diye soruyor ve yasli adam kisaca cevap veriyor:

"Beslediginiz"

11 Eylül 2009 Cuma

ALIP BAŞIMIZI GİDEBİLSEK...

Çeşit, çeşit insanlar var aramızda... Zengini, fakiri, iyisi, kötüsü, bilgesi, delisi...
Birde yerini bilmeyenler var; hayat boyu yerini arayan veya ekonomi biletleri olduğu halde business classda oturduklarını iddia edenler.. (Havayolu çalışanına yakışacak bir tanımlama oldu sanırım)



Geldiği veya halıhazırda bulunduğu yeri beğenmeyen, kendini kaf dağının en tepesinde gören, yaşadıkları kendine, kendisi yaşadıklarına uymayan, çok bilen ama hep yanılan, kendi mutsuzluğuyla başkalarının mutluluğunu gölgeleyen insanlar var hayatımızda....

9 Eylül 2009 Çarşamba

2 CENAZE VE HAYAT

Cok yakin dostumun annesini kaybettik , avluda toplanmis kalabaliga bakarken bir kez daha anladim ki hayat bos.... Belki yasliydi ama yinede ani bir olumdu..

Yanimdakiler seyahat utulerinin ne kadar iyi calistigini anlatirken biraz ilerideki yasli, tombul teyze protez dislerinden ve discisinden memnuniyetini paylasiyordu... Herkes icin hepimiz icin hayat devam ediyordu..
---- -----------------------------------
Seni unutmadim, her an, her dakika aklimdasin... Hersey seni hatirlamam icin sebep, Persembeleri yasin kitabimi her actigimda engelleyemiyorum hickiriklarimi, kitabin uzerindeki yazin ve Zeynebinden aldigim yuzugun tek avuntum...Onu ne cok ozledigini dusunuyorum bazen,,, o da EFENDISINI hic unutmadi... Gozleri hep yasli..

---------------------------------------------

Avluda baska bir toren daha vardi.... Tabutun kenarindaki aglamaktan gozleri sismis, zayif adam dikkat cekiyordu... Kocasiymis, Ozlemin, Ozlem 31 yasindaymis, kanserden olmus...

Taniyormuyum ????? hayir, hayatimda hic gordummu????? hayir..

Bugun hic tanimadgim 31 yasinda bu hayattan giden Ozlemin tabutunun yaninda bende vardim....

-----------------------------------------------------

Seni hayatimin sonuna kadar anacagim, Nesirinin ( yanlis yazmadim bu bana seslenis sekliydi) hayatinin sonuna kadar senin torunun olmanin gururuyla yasayacak...

5 Eylül 2009 Cumartesi

Bugün Girayla parkta gezerken , kuytuda ağaçların arkasına saklanmış, 15-16 yaşlarındaki çiftin belkide ilk öpüşmesine tanıklık ettim... Mahremiyetlerine istemeden girmiş olmanın utancıyla koşar adımlarla uzaklaşırken son bir kez bakmaktan kendimi alamadım... Aralarında hatırı sayılır mesafeye rağmen kucaklamışlardı birbirlerini, çok masumca öpüşüyorlardı...


Gigiyi düşündüm, büyüyüp kızlarla gezecekti... Acaba ilk kiminle nerede öpüşecekti???

-----------------------------

3 senedir evliyiz... Cok kisa bir sure sonra evlilik yildonumuzu kutlayacagiz... Her zaman yaptigim gibi geriye bakip kazanip, kaybettiklerimizin hesabini yapiyorum... Bu sene ki kazancimiz ; hosgoru..

Kazandıklarımızın kaybettiklerimizden bol olması dileğiyle..

--------------------------------

Çok düşündüm ama biliyormusunuz ilk kiminle nerede öpüşüldü bir türlü bulamadım... Sanırım delete edilmesi gereken önemsiz anılardan biriydi...

--------------------------------

İçimdeki beni en iyi tanıyan, tamamlayan güzel adam;

SENİ SEVİYORUM...











4 Eylül 2009 Cuma

''Ünlü Amerikalı komedyen Rita Rudner erkekler hakkındaki gözlemlerini kağıda dökmüş:

1. Erkeklere topluluk içinde asla bir şey öğretmeye kalkışmayın. Onlar sadece baş başayken eğitilebilirler. Toplum önünde her şeyi biliyor olurlar.

2. Erkekler kadar kendini ciddiye alan başka bir yaratık yoktur. Erkek televizyonda maça konsantre olarak takımına maç kazandırabileceğini düşünen tek canlıdır.

3. Erkeklere iş yaptırmak için içine tehlike unsuru katmak gerekir. "Aman yangın çıkmasın!!" demezseniz mangalın başına geçmezler.

4. Erkekler sabahları gazeteyi ilk okuyan olmak isterler. Gazeteyi ilk ele alan siz olursanız, erkeklikleri yara alır.

5. "İlişkimiz hakkında biraz konuşsak"lafı kadar erkeklerin kanını donduran başka cümle yoktur.

6. Bütün erkekler kendilerini çok sempatik zanneder. Pek azı öyledir.

7. Hiçbir erkek bir aşk filmini ikinci kez izlemez.

8. Kadınlar 'Gerçekten onu seviyor muyum, mutlu olur muyum?' türünden düşüncelere kapılırken, erkekler 'Bu arabanın 240 bastığı dış görünüşünden de belli oluyor değil mi?' türünden düşüncelere dalarlar.

9. Eğer bir erkek 'Seni ararım' dedikten sonra aramamışsa telefon numaranızı kaybettiğinden veya öldüğünden değildir.

10. Bir spor karşılaşmasında kocanızı yenerseniz gece sırtını size dönerek uyur.

11. Erkek arkadaşınızın kalbini kırmadan terk etmenin yolu, ona 'Senden bir çocuk sahibi olmak istiyorum' demektir.

12. Eşine kilo aldığını her fırsatta söyleyen erkek, kendi durumunu gömleği yıkanırken çekmiş olmasına bağlar.

13. Erkeklerin algılaması o kadar zayıftır ki, takımının attığı golü yüz kez seyretmeden anlamaz.

14. Erkek her şeyi unutur, kadın hiçbir şeyi unutmaz.

15. Erkeklere psikanaliz yapılması çok kolaydır, hiç çıkamadıkları için, çocuklarına dönmeleri gerekmez.'